29 Eylül 2012 Cumartesi

CAN SIKINTISI

   
 Yahu bu ev üzerime üzerime geliyor. Bi darlandım bi bunaldım da kimseye anlatamıyorum. Adam gibi güvenilir bir arkadaşımda yok. Takılalım edelim dicem adamlar daha ilk günden senin kuyunu kazmaya başlıyolar. Malum terkedildim de. Yani her hafta sonu fiki fiki yapabileceğim beynini sikebileceğim bi adam yok ortada. Evde birbirimizin yüzünü dahi görmediğimiz ve birbirimize tahammül dahi edemediğim bir ailem var. Odada kene gibi bilgisayara yapışmş vaziyette yaşıyorum. Sinirimden tüm sosyal ağlarıda kapattım. Bukelamun gibi bi hayatım var. Ruh halim sürekli değişiyo. Hayır yakında 900 lü hatlara telefonumu da vericem çünkü mesaj atanımda yok. O telefonu götüne sokmak istediğim eski sevgilim kim bilir şuan ne fındıklar kırıyordur. Bi yandan bu hadiseyde oldukça sinirliyim. Bu sene üniversite sınavına girememiş birisi olarak son derece eziğim. Sınava giremedim önümüzdeki maçlara bakarız dedim ama o top yine bana girecek sanırım çünkü evdekilere sinirimden dersaneye gitmeyi reddettim. Hayır şimdi kendi imkanlarımla bu fındık beynimle bi bok yapamam biliyorum. Bi kere reddettik diye bidaha teklifte etmediler. Lan bu günü bekliyolarmış meğer. Bu arada Konyanın çorak toprakları içerisinde yaşamımı sürdürmekteyim. İStanbuldan geleli yaklaşık 3 sene kadar oluyor. Lan ne boktan bi hayatım var. Millet yıllar geçtikçe kademe atlar. Ben her geçen gün yerin magmasını zorlamakla meşgulüm. Hayır ben oyuncu olacam tiyatro yapmak en büyük isteğimde diyemiyosun bizim sülaleye. Böyle en orospu seni bulup çıkarıyolar falan. Herkes benden öğretmenlik hukuk falan beklerken bu biraz abes kaçıyo tabi. Ayrıca tiytroya başladım özel bir tiyatro grubuyla. Yani ufaktan bir giriş yaptık ama o İstanbulunda anasını ağlatacam bikaç seneye kadar. Yalnız adamda oyalıyomu nedir 1 aydır prova yapıyoruz kargalar bokunu yemeden. Ama icraat yok. Bu hafta tarih belirlenecek bakalım. Evdekiler dehşetle tiyatrocu olabilme ihtimalimi düşünüp kahroluyolar. Amaaa korkunun ecele faydası yok tabi. Hepsi kuyu kazma çalışmalarına son gaz devam ediyo. Lan ne boktan bi hayatım var yazdıkça bi kez daha acıyorum kendime. Acilen para kazanmam lazım. Evdekilerden parada istemiyorum. Çünkü malım. Şimdiye kadar yediğim onlarca boktan ve yaptığım gurursuzluklardan sonra bir kerede gurur yapasım geldi. Şimdi parasızlıktan hiç bi nane yiyemiyorum. Yarın insan yüzü görücem uzun aradan sonra. Lan yarın pazar. Acaba onunlada karşılaşır mıyım? Arkadaşlarıyla falan karşılaşsamda yeter. Ona haberim gider. Lan kapısının önüne pusu mu kursam acabaaaa? Yine tansiyonum düştü heralde abuk sabuk fikirler üretmiyorum adeta sıçıyorum. Neyse ne lan hepsinin amına koyayım bana bişey olmasın.

28 Eylül 2012 Cuma

AYRILIK SONRASI BUNALIM

 
 Ayrılık sonrası bunalım.. Hayatta en nefret ettiğim kısımlardan birisi. Nasıl bi göt acısı nasıl bi sümsüklük hali anlatamam. Ha işte tam olarak o haldeyim şu sıralar. Geçmiyo arkadaş. O acı bi türlü geçmiyor. Kalbimin ortasına gelip oturan siktiğimin öküzü kalkmıyor. Bazen nefes alamadığımı hissediyorum. O nasıl bir alışkanlık bilmiyorum. Sabah kalkar kalkmaz o telefona bakıyorum. Yine atmamış diyorum. Siktiğimin o lanet mesajı gelmemiş. Sonra gün içerisinde gözüm sürekli telefonda. Işık yanıyo aha o diyorum bakıyorum operatör aramış mesaj geldi bu sefer o kesin diyorum abuk subuk sıfatsız insanların mesajları. O değil umutlanmak en beteriymiş. Herşeyini en ince ayrıntısına kadar bildiğim adam.. Sinirlenince napar sorduğum sorulara nasıl cevap verir hepsini bildiğim adam.. Büyük kahkahalarla gülmeyen ama anlattığım herşeye tebessüm eden nasıl bişeysin sen böyle deyip sarılan adam.. Sürekli koruyup kollayan büyük fedakarlıklar yapan senin için herşeyi yaparım diyen adam. Geç mesaj attığım zaman trip atan bana hemen yaz diyen yazmadığımda saatlerce çaldıran bekletilmeye asla tahammülü olmayan türlü saçmalıkları beraber yaptığımız onun her dokunuşuyla başka bir boyutta olduğumu hissettiğim adam.. Güçlü sabırlı sinirli ve aşık erkeğim. Nerdesin şimdi napıyosun? Kimler var hayatında? O konuştuğun kızların hangisinden hoşlanmaya başladın? Beni unutturacak seninle yüzlerce güzelliği yaşayacak olan şanslı kız kim? Benim hergün mutluymuş gibi rol yapıp geceleri ciğerlerimin sökülecek gibi olmasını napıcaz? Lan ibne.. Acı çekiyorum bilmiyo musun? Ne diye hala benden kaçıyorsun. Bana zarar veriyorsun demiştin. En çok o koydu biliyor musun. Annenden daha çok koruyup kolladım. En ufak bir şey canını yaksa ben vardım yanında. Canının sıkkın olduğunu hissettiğimde yapmadığım şaklabanlık kalmadı. Ben nasıl canını acıtırım hayvan herif. Ben sana nasıl kıyarım. Sen her defasında kalbimi un ufak edip gittin ağlayacam diye içimin çıktığını hissettiğim zamanlar oldu. Kaç gece seni düşünürken bayıldım. Kaç gece adını sayıklarken kan kustum. Ben sana nasıl zarar veririm ulan puşt. Seni severken bile isteye nasıl acıtırım canını. En çok ben yakıştım yanına itiraf et. Hiç bi zaman olgun biri olmadım kabul. Seninle hep eğlendik senin içinde olan çocuğu sadece ben çıkardım dışarı yalan mı? En çok bizi yakıştırdılar. İnkar edemezsin. Hala her gördüğün beni soracak sana. Yanında göremeyince merak edecekler. Çünkü biz hiç ayrı düşünmedik ayrı yaşamadık aşkımızı. Bizi herkes biz olarak bildi sen ve ben diye değil. Seni bana soracaklar diye telefonlara cevap vermiyorum. Dışarıya adımımı atmıyorum. Sen kaç kızın koynundan çıkıp benim adımı ağzına aldın peki? Hiç kimse sana verdiklerimi vermeyecek. Bu kadar masum bi sevgiyi orospu ettiğin için pişman olacaksın eminim. Şimdi değil belki ama bi gün işte. Unutmanın ilacı yok. Zaman diyolar oda benim için bi bok ifade etmiyo. O zaman hep ben zor zamandayken donup kalıyo. Herşey yolundayken öyle bi işliyo ki. Tek başına kalmak ne kadar kötüymüş. Aslında hiç anlaşamadığım ve uzaklaşamadığım bir ailem varken yalnızlığın ne demek olduğunu hep biliyordum. Ama senden sonra yerin dibindeyim. Seni bana yaptığın tüm şerefsizlikler adına affediyorum. Affediyorum affetmesine ama hiçbirini unutamıyorum. Banada yazıklar olsun. Gel desen herşyi sıfırlayıp geleceğim. Deme olur mu lütfen gel deme bana hiç. Bırak bu acıya alışayım. Tekrar mutlu edip göt üstü çakılmama izin verme. Allah benimde belamı versin ne diyim ki.

27 Eylül 2012 Perşembe

BÜNYEM TERKEDİLMEYE ALIŞIK


        Evet evet böyle söyleyince ne kadar boktan biri olduğumu görüp bana acıyabilirsiniz. Ama durum bu. Köpek gibi sevdiğim adam beni milyonlarca kez terketti. Yani zıt karakterler olmamız bu durumun ortaya çıkmasında büyük bir etkendi tabi ama ben onu tüm ayılıklarıyla kabul ettiğime göre onunda beni tüm öküzlüklerime rağmen kabul etmesi gerekmez miydi? Hayvanat bahçesi tadında bir ilişkimiz vardı. Bi ağbim olmasına rağmen yaş farkından dolayı hep ayrı şehirlerde büyüdük. Yani evdeki saltanatım tek çocuk olarak devam ediyor. Böyle bir egemenlik kurmuş birisi olarak hayat gerçekten çok zor. Bi kere herkes senin şımarık olduğunu düşünüyor. Nasıl beceriyosam evde herkesin istediklerimi yaptıkları nerdeyse götümü yaladıkları konusunda bir imaj çiziyorum. Ama öyle değil tabiki. Sürekli gözlerini pörtletip pörtletip üzerime diken bir annem var arkadaşlar. Bu ne kadar sıkıntı verici bişey tahmin edemezsiniz. Arkadaşlarım hakkında bilmediğim dedikoduları gidip annemden öğreniyorum. Ne kadar dehşet verici olduğunu tartışabiliriz. Neyse hayatımda ilk defa adam gibi bi ilişkim olacak dedim. Hele hayatımda ilk defa aşık olmak gibi bir hata yaptım ki aman sormayın ne büyük rezillikler çektim. Çocukla tanıştık iyi hoş. Çocuğun etrafında milyon tan kız var. Ben o iri memeli kızların güzelliği altında zaten eziliyorum. İyice komplekse girdim falan. Gizli numaradan kızlar arıyor onunla görürsem senin bacaklarını kırarım. Seni hamile bırakıp bi kenara atacak falan. Ben iyice tırsmıştım ki gaza geldim. Çocuğa karşı bişey hissettiğim falan yok tabi. Daha yeni birlikte oluyoruz ama ilk haftada ayrıldık. Çocuk ilk haftada beni terketti. Akşam boş mesaj attım diye terkedildim canlarım benim. Var mı böyle birşey duyan gören? Neyse sevmiyorum nasılsa deyip hayatıma devam ediyorum. Kızlara anlatıp gülüyorum falan. E bu aradan bi kaç gün geçti geldi falan hadi tekrar başlayalım. Hop başladık. Sonra ilk görüşmemizde telefonuma bakmak istedi. E bende özgür ruhlu bi kızım ya hemen iğnelerimi çıkardım. Hop dur bakalım sen kimsin dedim. Adama sen kimsin dedim diye sokağın ortasında terketti beni. Yine beni bozmaz dedim evin yolunu tuttum daha eve girmeden aradı biz hop tekrar başladık. Aman daha nelerr neler. Biz ilişkinin bokunu daha ilk haftadan çıkardık. Derken o serseri kılıklı hayatında ilk defa aşık oldu. E bende hayatımda ilk defa deli divaneyim. Her gören bunlar hala birlikte mi falan diyolar. Biz aşığız ama hala tekme tokat kavgalarımız var. Ayrılıp ayrılıp barışıyoruz. Bu başka birilerini buluyo olmayınca bana geliyo bende kabul ediyorum falan. Bu kadar gurursuz bi insanım işte anlayın gerisini. 2 Sene oldu derken biz artık tatile çıkmaya başlıyoruz. Güzel dakikalar geçiriyoruz tabi efendim. Sonra tatilden geliyoruz hoop yine terkediliyorum. Benim dedektif kılıklı annem bunu öğreniyor tüm sülalesini arayıp çemkiriyor. Ben ezim ezim eziliyorum derken çocuk ağzıma sıçıp beni kesin olarak terkediyor. Öyle işte. 2 yıl boyunca adamla yemediğimiz bok kalmıyor ve ben terkediliyorum. Hayır çok koymuyor aslında terketmesi. Ama bu sefer dönmeyecek olması yeni aşklara yelken açması benim ağzıma sıçtı koydu o derece. Şimdi bunalım hallerindende bahsederim ama onuda başka bir yazıya bırakayım. Hayır adam her gece rüyalarıma girip ordada bi posta ebemi sikiyo. Ruh halim bukelamun tadında. Adamı düşündükçe gözlerini oyup eline vermek erkekliğini kesip ağzına tıkmak istiyorum. Ama akşamları köpek gibi özleyip uzun hava eşliğinde ağıt yakıyorum. Dururmum çok vahim.

26 Eylül 2012 Çarşamba

ARTIK BENDE BİR BLOGGERIM

    Selaam.. Artık benimde bir blogum var. Allahım nasıl mutluyum. Burada çok güzel paylaşımlar yapıp bir sevgi yumağı oluşturacağıma söz veriyorum. Bik bik bik... Yemin ediyorum bu tarz bir yazı yazmayı planlamıştım ama olmayınca olmuyor abi napalım. Öyle herkes takip etsin kim bu gizemli kız desinler kafasında da değilim. Evde özel hayat denen olayım yok bir kere. Annemde 6. his denilen şeyden kaç tane var bilmiyorum ama günlük tutmaya başlar başlamaz o günlükler ortaya çıkıyor hoop kirli çamaşırlar ortaya dökülüyor. Bu kaç senedir böyle arkadaş. Benim fındık büyüklüğündeki beynimde kaç senedir bizim nazi kampı kılıklı evimizde günlük yazmamam gerektiğini öğrenemedi. Evdekilere sıktığım yalanlar kimle yiyiştiğim ortada bu ne biçim özel hayat arkadaş ben anlamadım ki. Sonra bigün dank etti dedim bende açıyım bu naneden ortalığın ağzına sıçıp geliyim. Her işi tam yapıyorum çünkü bi bu eksikti. Zaten ben bu ortamada el atmasam olmazdı. Bana yakışmaz bi kere. Neyse böyle geldim işte. Teknoloji özürlü biri olarak herhangi bir hata yapabilirim. Lütfen ne kadar gerizekalı olduğumu görmemezlikten gelin efendim. Ağzımın ne kadar bozuk olduğunuda kafanıza takmayınız çünkü yazının  başında ne kadar yapmacık olduğumu gördünüz. Benide böyle kabul edin nolcak. Hayır daha sonraki yazılarımda zaten belamı heryerden bulmuş biri olduğumu anlayacaksınız. Çok fazla hor görmeyin. Hayır bari burda ciddi olayım bir genç kızın gizli defteri tadında yazılar yazayım isterdim ancak hamurumda hanımefendilik yok ben napıyım. Nerde bi bokluk var ben ordayım. Burnum boktan kurtulmuyor. Yok yani zorluyorum kendimi olmuyor. Neyse zamanla tanışır kaynaşırız canlarım benimm. Mucu mucu muuuu.